- Katılım
- 10 Ocak 2017
- Mesajlar
- 474
- Reaksiyon puanı
- 342
- Puanları
- 115
- Yaş
- 53
Herşey Aslına Rucu Eder " ve ileyhi türceuun"
(Kar©glanin 30 Temmuz 2017 Vaazi)
إِنَّمَا أَمْرُهُ إِذَا أَرَادَ شَيْئًا أَنْ يَقُولَ لَهُ كُنْ فَيَكُونُ فَسُبْحَانَ الَّذِي بِيَدِهِ مَلَكُوتُ كُلِّ شَيْءٍ وَإِلَيْهِ تُرْجَعُونَ
Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim
İnnemâ emruhû izâ erâde şey’en en yekûle lehu kun fe yekûn. Fe subhânellezî bi yedihî melekûtu kulli şey’in ve ileyhi turceûn.
Meali :
Bir şey yaratmak istediği zaman onun yaptığı ol demekten ibarettir, hemen oluverir. Her şeyin hükümranlığı elinde olan Allah’ın şanı yücedir! Siz yalnız O’na döndürüleceksiniz(ondan geldik, onun parcasiyiz, ve yine onadir geri dönüşümüz, herşey aslina rucu eder kurali yani).
Sadakallahul Aziym YASİN Suresi 82 ve 83. ayet
---oOo---
Peygamber Efendimiz Sallallâhü Aleyhi ve Sellem Buyurdular
“Kuvvetli mümin, zayıf ve güçsüz müminden daha iyi, daha üstün ve Allah’a daha sevimlidir.”
( Hadis-i Şerif , Müslim, Kader, 34; İbn Mace, Zühd, 4168 )
"Allâhumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ salleyte alâ ibrâhîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"
"Allâhumme bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed. Kemâ bârakte alâ ibrahîme ve alâ âli ibrâhîme inneke hamîdun mecîd"
Yolculugumuza başliyoruz :
İncil—Tevrat—Zebur Kitaplarinda gecen Yaratılış bahsinin 3.ayeti veya bölümünde şöyle gecmekde :
RAB Tanrı’nın yarattığı yabanıl hayvanların en kurnazı yılandı. Yılan kadına, “Tanrı gerçekten, ‘Bahçedeki ağaçların hiçbirinin meyvesini yemeyin’ dedi mi?” diye sordu.
2 Kadın, “Bahçedeki ağaçların meyvelerinden yiyebiliriz” diye yanıtladı, 3 “Ama Tanrı, ‘Bahçenin ortasındaki ağacın meyvesini yemeyin, ona dokunmayın; yoksa ölürsünüz’ dedi.”
4 Yılan, “Kesinlikle ölmezsiniz” dedi, 5 “Çünkü Tanrı biliyor ki, o ağacın meyvesini yediğinizde gözleriniz açılacak, iyiyle kötüyü bilerek Tanrı gibi olacaksınız.”
6 Kadın ağacın güzel, meyvesinin yemek için uygun ve bilgelik kazanmak için çekici olduğunu gördü. Meyveyi koparıp yedi. Yanındaki kocasına verdi, o da yedi. 7 İkisinin de gözleri açıldı. Çıplak olduklarını anladılar. Bu yüzden incir yaprakları dikip kendilerine önlük yaptılar.
8 Derken, günün serinliğinde bahçede yürüyen RAB Tanrı’nın sesini duydular. O’ndan kaçıp ağaçların arasına gizlendiler. 9 RAB Tanrı Adem’e, “Neredesin?” diye seslendi.
10 Adem, “Bahçede sesini duyunca korktum. Çünkü çıplaktım, bu yüzden gizlendim” dedi.
11 RAB Tanrı, “Çıplak olduğunu sana kim söyledi?” diye sordu, “Sana meyvesini yeme dediğim ağaçtan mı yedin?”
12 Adem, “Yanıma koyduğun kadın ağacın meyvesini bana verdi, ben de yedim” diye yanıtladı.
13 RAB Tanrı kadına, “Nedir bu yaptığın?” diye sordu.
Kadın, “Yılan beni aldattı, o yüzden yedim” diye karşılık verdi.
14 Bunun üzerine RAB Tanrı yılana,
“Bu yaptığından ötürü
Bütün evcil ve yabanıl hayvanların
En lanetlisi sen olacaksın” dedi,
“Karnının üzerinde sürünecek,
Yaşamın boyunca toprak yiyeceksin.
15 Seninle kadını, onun soyuyla senin soyunu
Birbirinize düşman edeceğim.
Onun soyu senin başını ezecek,
Sen onun topuğuna saldıracaksın.”
16 RAB Tanrı kadına,
“Çocuk doğururken sana
Çok acı çektireceğim” dedi,
“Ağrı çekerek doğum yapacaksın.
Kocana istek duyacaksın,
Seni o yönetecek.”
17 RAB Tanrı Adem’e,
“Karının sözünü dinlediğin ve sana,
Meyvesini yeme dediğim ağaçtan yediğin için
Toprak senin yüzünden lanetlendi” dedi,
“Yaşam boyu emek vermeden yiyecek bulamayacaksın.
18 Toprak sana diken ve çalı verecek,
Yaban otu yiyeceksin.
19 Toprağa dönünceye dek
Ekmeğini alın teri dökerek kazanacaksın.
Çünkü topraksın, topraktan yaratıldın
Ve yine toprağa döneceksin.”
20 Adem karısına Havva adını verdi. Çünkü o bütün insanların annesiydi.
21 RAB Tanrı Adem’le karısı için deriden giysiler yaptı, onları giydirdi. 22 Sonra, “Adem iyiyle kötüyü bilmekle bizlerden biri gibi oldu” dedi, “Artık yaşam ağacına uzanıp meyve almasına, yiyip ölümsüz olmasına izin verilmemeli.” 23 Böylece RAB Tanrı, yaratılmış olduğu toprağı işlemek üzere Adem’i Aden bahçesinden çıkardı. 24 Onu kovdu. Yaşam ağacının yolunu denetlemek için de Aden bahçesinin doğusuna Keruvlar ve her yana dönen alevli bir kılıç yerleştirdi.
-----------------------------------
isavilerin cenaze törenlerinde söylenen cümlenin almancasının bir kısmı veya tamamı şöyledir: "erde zu erde, asche zu asche, staub zu staub" türkçesi ise : "toprak toprağa, küller küllere, tozlar tozlara karışsın" demektir.
bizde ise "yasin" yani insan suresinde son iki ayet olarak gelen cümlede ise :
"İnnemâ emruhû izâ erâde şey’en en yekûle lehu kun fe yekûn. Fe subhânellezî bi yedihî melekûtu kulli şey’in ve ileyhi turceûn."
yani yaratiliş ve geri dönüşüm ünitesi yani, peki beden toprakdan geldi ve topraga dönecek, amma ruh rabden geldi, oda rabbimize geri dönecek olan
فَإِذَا سَوَّيْتُهُ وَنَفَخْتُ فِيهِ مِن رُّوحِي فَقَعُواْ لَهُ سَاجِدِينَ
Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim
Fe izâ sevveytuhu ve nefahtu fîhi min rûhî fe kaû lehu sâcidîn.
Meali :
Esteuzubillah
Artık onu dizayn edip, içine ruhumdan üflediğim zaman, hemen ona secde ederek yere kapanın! (yani ey meleküt toprak taş agac yaprak meyva sebeze madenler ,.. eşyalar ona itaat edin artik dedi, ve bütün meleküt ona itat etti, amm demir haric, demir dünyada yok idi, demiride rab sonradan dünya indirip yine onun emrine verdi.)
Sadakallahul Aziym HİCR Suresi 29. ayet
o yüzden işde herşey ona rucu edicidr buyuror rabbimiz yani "ve ileyhi turceûn."
ve biz zikirimize bu ayetide aldik ki 10 defa
"İnnemâ emruhû izâ erâde şey’en en yekûle lehu kun fe yekûn."
1 defada
"Fe subhânellezî bi yedihî melekûtu kulli şey’in ve ileyhi turceûn."
yani Allah bu ayetleri insanin eline vermiş yani elindeki kuvvetin tecellisidir bu ayet, nitekim kuranda yine bunu tefsir eden ayet ise
وَمَا أَصَابَكُم مِّن مُّصِيبَةٍ فَبِمَا كَسَبَتْ أَيْدِيكُمْ وَيَعْفُو عَن كَثِيرٍ
Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim
Ve mâ esâbekum min musîbetin fe bi mâ kesebet eydîkum ve ya’fû an kesîrin.
Meali :
Esteuzubillah
Başınıza her ne musibet gelirse gelsin, kendi yaptıklarınız yüzündendir. O, yine de çoğunu affeder.
Sadakallahul Aziym ŞURA Suresi 30. ayet
o yüzden insan eliyle koluyla ayaklari ile hareket edip ve iş ve güc tutabilen bir varlik, öyle olunca, onun amelleri ya elleri ile yaptiklari, ya akli ile düşündükleri, veya dili ile söyledikleridir, veya ayaklari ve gücü ile taşidiklaridir, öylede olunca bu ayetin manasini yine başka bir ayet ile tefsir edersek
وَأَن لَّيْسَ لِلْإِنسَانِ إِلَّا مَا سَعَى
Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim
Ve en leyse lil insâni illâ mâ seâ.
Meali :
Esteuzubillah
Bilsin ki insan için kendi çalışmasından başka hiçbir şey yoktur.
Sadakallahul Aziym NECM Suresi 39. ayet